American Journal of Preventive Medicine dergisinde yayımlanan çalışmada, işlenmiş et, bisküvi, gazlı içecek, dondurma ve mısır gevreği gibi ürünlerin yoğun tüketiminin sağlık üzerindeki etkileri incelendi.
Araştırmacılar, bu gıdaların doğrudan erken ölüme yol açtığını kesin olarak kanıtlayamasa da, özellikle yağ, şeker ve tuz oranı yüksek içerikleri nedeniyle obezite, diyabet, kalp hastalıkları ve bazı kanser türlerinin riskini artırabileceğine dikkat çekiyor.

Verilere göre, İngiltere ve ABD’de günlük kalori alımının yarısından fazlası aşırı işlenmiş gıdalardan geliyor. Bu durum, erken ölümlerin yaklaşık yüzde 14’üyle bağlantılı olabilir. Brezilya ve Kolombiya gibi daha az işlenmiş gıda tüketilen ülkelerde bu oranın yüzde 4 civarında olduğu tahmin ediliyor.
Brezilyalı araştırma direktörü Dr. Eduardo Nilson, katkı maddeleri ve işleme sürecinin gıdaların yapısını değiştirerek sağlığı olumsuz etkileyebileceğini vurguluyor. 2018 yılında ABD’de bu nedenle 124 bin, İngiltere’de ise yaklaşık 18 bin erken ölüm gerçekleştiği bildirildi.
Çalışma, doğrudan bir sebep-sonuç ilişkisi kurmakta temkinli davranıyor. Uzmanlar, bireylerin yaşam tarzı, gelir durumu ve genel diyet alışkanlıklarının da sağlık üzerinde belirleyici olduğunun altını çiziyor.
Öte yandan, üreticileri temsil eden Gıda ve İçecek Federasyonu ise "aşırı işlenmiş gıda" tanımının yoğurt ve ekmek gibi günlük gıdaları da kapsayarak kamuoyunda yanlış bir algı oluşturduğunu savunuyor. Tüm katkı maddelerinin yasal olarak denetlendiği ve güvenli olduğu da hatırlatılıyor.