İzmir’in Ödemiş ilçesinde, Bozdağlar’ın eteklerinde gizemli bir köy var: Lübbey Köyü. Bu köyde zaman adeta durmuş. Terk edilmiş taş evleri, daracık sokakları ve sessizliğiyle insana hem huzur hem de tedirginlik veriyor. “Hayalet köy” olarak anılan Lübbey, sosyal medya fenomenlerinin de ziyaretiyle epey popüler oldu. Peki, Lübbey Köyü nerede? Hadi birlikte bu gizemli köyün kapısını aralayalım!
Lübbey Köyü Nerede?
Lübbey Köyü, İzmir’e bağlı Ödemiş ilçesinde, Küçük Menderes Havzası içinde yer alıyor. Bozdağlar’ın yamacına kurulmuş olan köy, deniz seviyesinden yaklaşık 500 metre yükseklikte.
Ödemiş merkeze sadece 13 kilometre mesafede olsa da zorlu doğa koşulları nedeniyle ulaşım pek kolay değil. Şu anda resmi olarak Çamyayla Mahallesi’ne bağlı bir yerleşim olarak geçiyor.
Lübbey Köyü Yol Tarifi
Lübbey Köyü’ne ulaşmak için öncelikle İzmir’den Ödemiş’e gitmeniz gerekiyor. İzmir-Ödemiş arası yaklaşık 110 kilometre olup, bu mesafe araçla 1,5 saat sürüyor.
Ödemiş’e ulaştıktan sonra, kuzey yönünde Ortaköy ve Üzümlü köylerini geçerek Çamyayla Köyü’ne varacaksınız. Lübbey, Çamyayla’ya bağlı olduğu için buradan tabelaları takip ederek köye ulaşabilirsiniz. Ancak, yolun baraj inşaatı nedeniyle bozuk ve dar olduğunu unutmayın.
Ödemiş-Lübbey arası 13 kilometre olmasına rağmen, dağlık arazi nedeniyle yolculuk 30-40 dakika sürebilir.
Lübbey Köyü Hikayesi
Lübbey’in tarihi oldukça derin. Hellenistik döneme kadar uzandığı tahmin edilen bu topraklar, zamanında Aydınoğulları Beyliği’ne ev sahipliği yapmış.
19. yüzyılın sonlarında ise bir Türkmen yerleşimi olarak yeniden canlanmış. Köyün adı, rivayetlere göre Lidya Kralı’nın oğlu “Lüb”ten geliyor.
19. yüzyıl sonlarında Türkmen köyü olarak kurulan Lübbey, Aydınoğulları Beyliği’nin egemenliğinde önemli bir kışlak (kış köyü) idi. 1950’lerde 130 hane ve 300-400 kişilik nüfusuyla canlı bir yerdi.
Lübbey Köyü 1980’lerden itibaren yavaş yavaş terk edilmeye başlanmış. Elektriğin hiç ulaşmaması, engebeli arazide tarım yapmanın zorluğu gibi nedenlerle halk, daha yaşanabilir olan Çamyayla Yaylası’na göç etmiş.
Günümüzde köyde sadece 5-8 kişi, çoğunlukla yaşlılar yaşamını sürdürüyor.
Lübbey Köyü’nde Kim Yaşıyor?
Günümüzde Lübbey, Mehmet Güler’in Taş Kahve’si, Gönül ve Muzaffer Coşut’un Ninemin Evi adlı butik oteli ve az sayıda sakinle ayakta kalıyor.
Lübbey Köyü Neden Yasaklandı?
“Lübbey Köyü yasaklandı” söylentisi, büyük ölçüde sosyal medyada dolaşan korku hikâyelerinden kaynaklanıyor. Özellikle gece vakti çekilen videolar, köyü “cinli”, “perili” gibi lanse edince bu söylentiler iyice yayılmış. Oysa işin aslı bambaşka.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “kentsel sit alanı” ilan edilen köyde bazı tarihi yapıların korunması için restorasyon çalışmaları yapılıyor. Bu nedenle bazı bölgelere araçla giriş kısıtlanabiliyor ama bu, köyün ziyarete kapalı olduğu anlamına gelmiyor. Köy sakinleri de bu söylentilerden oldukça rahatsız. Köyde kalan yerli halk buranın turizme kazandırılmasını istiyor ve bu tür korku hikâyelerinin gerçeği yansıtmadığını açıkça belirtiyor.
Köy sakini Mehmet Güler, Youtuber’ların gece çektiği paranormal videoların ve sprey boyalı eski evlerin bu söylentileri körüklediğini söylüyor.
Lübbey Köyü’nde Hangi Film Çekildi?
yılında Lübbey’de “Yasaklı Köy” adlı bir korku filmi çekildi. Yönetmen Aziz Özuysal’ın imzasını taşıyan bu filmde, köyün terk edilmiş taş evleri ve dar sokakları bir korku hikâyesine fon oldu. Filmde cinler, hayaletler gibi doğaüstü öğeler işlendi.
Ancak film, köylülerden eleştiri aldı. Çünkü zaten az bilinen bu köyün “korku merkezi” gibi tanıtılması, turizm potansiyelini gölgede bırakıyor. Yine de film sayesinde Lübbey’in mimarisi ve doğası birçok kişi tarafından keşfedildi.
Ayrıca Lübbey’de 2016 yılında bir belgesel ve birkaç kısa film de çekildi.
